Son günlerde İstanbul'daki kene popülasyonu, birçok kişi için tedirginlik kaynağı olmuştu. Ancak, yapılan yeni araştırmalar neticesinde bu kenelerin insan sağlığı açısından zararsız olduğu ortaya kondu. Uzmanlar, bu durumu değerlendirirken, kene korkusu yerine doğadaki bu canlıların ekosistem dengesindeki önemli rolüne dikkat çekiyorlar. Kenelerin genellikle belirli mevsimlerde ortaya çıktığı ve bu durumun kirlilik veya iklim değişikliği ile ilgili olabileceği belirtilse de, İstanbul’da yer alan kene türlerinin sağlık açısından tehdit edici olmadığı tespit edilmiştir.
İstanbul, zengin bitki örtüsü ve yeşil alanlarıyla bilinen bir metropol. Ancak bu durum, çeşitli hayvan türlerinin de yaşamasına olanak tanıyor. Özellikle kene popülasyonu, son yıllarda dikkat çekmeye başladı. Pek çok kişi, kene ısırığı ile bulaşan Lyme hastalığı gibi enfeksiyonlardan endişe duyarken, İstanbul Üniversitesi'nden Zooloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Yıldız, yapılan geniş çaplı incelemeler sonucunda İstanbul’daki kenelerin tamamen zararsız olduğunu belirtti. “Tespit ettiğimiz kene türleri, insanlar için herhangi bir sağlık riski taşımıyor,” diyen Yıldız, “Bunlar, doğada birçok faydalı işlevi olan canlılar. Ekosistem dengesini sağlıyorlar.” şeklinde konuştu.
Doğada var olan birçok tür, insanın korkmasına neden olabiliyor. Ancak uzmanlar, bu korkunun çoğu zaman yersiz olduğunu savunuyor. Keneler, belirli ortamlarda yaşarlar ve bu ortamlarda doğal besin zincirinin bir parçası olarak önemli bir rol oynarlar. Keneler, besin zincirindeki diğer canlıların da sağlığı açısından faydalıdır. Kenelerin insanlar üzerindeki etkisi ise oldukça sınırlıdır ve bu konudaki endişelerin sebebi genellikle yanlış bilgilendirmelerden kaynaklanır. İnsanların doğayı daha iyi tanıması gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. Yıldız, “Kenelerle ilgili yanlış bilgilendirmelerin önüne geçilmesi gerekiyor. İnsanlar doğayla barışık yaşamalı, bu canlıların rolünü anlamalı.” diye vurguladı.
Elde edilen sonuçlar, halkın kenelere karşı duyduğu korkunun yersiz olduğunu ve doğanın bazı elementlerini yanlış anladıklarını göstermektedir. İstanbul’un doğal alanlarında dolaşırken kene taşımama konusunda dikkatli olmak elbette önemlidir, fakat bunun yanında doğanın güzelliklerini ve çeşitliliğini de göz ardı etmemek gerekir.
İstanbul'da yeşil alanların artırılması ve bu alanlarda yapılan eğitim programları ile halkın doğa konusunda bilinçlendirilmesi hedefleniyor. Uzmanlar, kene gibi canlıların zararsız olduğunu öğrenen kişilerin, doğaya daha sıcak yaklaşacaklarını ve yeşil alanlarda daha fazla zaman geçirebileceklerini belirtiyor. Bu bağlamda, Türkiye'nin kentlerinde yer alan parklar ve ormanlık bölgeler, İstanbul halkı için hem dinlence hem de bilgi edinme alanı olarak değerlendirilebilir.
Sonuç olarak, İstanbul’daki kenelerin insan sağlığı açısından bir tehdit oluşturmadığı ve bu konudaki yanlış bilgilendirmelerin giderilmesi gerektiği bilimsel verilerle desteklenmiştir. Doğayı bu canlılarla birlikte paylaşmak ve onların ekosisteme olan katkılarını anlayarak hareket etmek, insana özel bir sorumluluk kazandırmaktadır. Doğada var olan her canlının, kendi özgün yerinde bir işlevi olduğunu unutmamakla birlikte, İstanbul'da kenelerden korkmamak gerektiği açık bir biçimde kanıtlanmıştır. Doğanın korunması ve daha sürdürülebilir bir yaşam için bu tür bilgilendirmelerin halk arasında yaygınlaştırılması önem taşımaktadır.
